Stres, modern yaşamın kaçınılmaz bir parçasıdır ve bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlığını olumsuz etkileyebilir. Günlük yaşamın getirdiği iş ve sosyal baskılar dışında, doğal afetler ve önlenebilir ihmaller sonucu yaşanan kayıplar, bireylerde ve topluluklarda ciddi travmalara ve uzun süreli stres bozukluklarına yol açabilir. Bu nedenle, stresin nedenlerini, etkilerini ve özellikle büyük çaplı olaylar karşısında etkili başa çıkma yöntemlerini anlamak hayati önem taşır.

1. Stresin Tanımı ve Etkileri
Stres, bireyin çevresel taleplerle başa çıkma kapasitesini zorlayan ve fiziksel, duygusal, zihinsel tepkilere yol açan bir durumdur. Fiziksel belirtileri arasında baş ağrısı, kas gerginliği, mide problemleri ve uyku düzensizlikleri yer alırken, duygusal belirtileri kaygı, sinirlilik ve depresyon olarak kendini gösterebilir. Uzun vadede stres, bağışıklık sistemini zayıflatarak kalp hastalıkları, hipertansiyon ve metabolik rahatsızlıklara neden olabilir (Harvard T.H. Chan School of Public Health).
2. Doğal Afetler ve Travmatik Stres
Doğal afetler (deprem, sel, yangın, kasırga gibi) ve önlenebilir ihmaller sonucu yaşanan kazalar (bina çökmesi, altyapı yetersizlikleri, yangınları) bireyler ve toplumlar üzerinde travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi ciddi psikolojik etkilere neden olabilir.
2.1. Doğal Afetlerin Stres Üzerindeki Etkisi
Afetler, bireylerde yoğun korku, çaresizlik ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi psikolojik etkiler yaratabilir. American Psychological Association (APA) tarafından yapılan araştırmalara göre, büyük ölçekli afetlerden sonra travma yaşayan bireylerin %20-30’unda uzun süreli psikolojik etkiler gözlemlenmiştir (APA, 2022).
Örneğin:
• Depremler: Aniden meydana gelmesi nedeniyle yüksek düzeyde travmaya yol açabilir. Özellikle kayıpların yüksek olduğu afetlerde, yas süreci ve stres yönetimi daha karmaşık hale gelir.
• Sel ve Kasırgalar: Maddi kayıpların yanında, bireylerin günlük yaşamlarına dönme sürecini zorlaştırarak uzun vadeli psikolojik etkiler yaratabilir.
• Orman Yangınları: Hem çevresel hem de bireysel kayıplara neden olarak uzun süreli stres ve travmaya yol açabilir.
2.2. Önlenebilir İhmaller ve Psikolojik Sonuçları
İnsan hatası veya ihmal sonucu meydana gelen olaylar, bireylerde öfke, adaletsizlik hissi ve travmatik stres bozukluğu yaratabilir.
• Bina çökmesi ve altyapı yetersizlikleri (yetersiz yapı denetimi nedeniyle yaşanan kazalar),
• Yangınları (bilinçsiz insan faaliyetleri veya ihmal sonucu çıkan yangınlar),
• Endüstriyel kazalar (güvenlik önlemlerinin eksikliği nedeniyle yaşanan büyük ölçekli kazalar) bulunmaktadır.
WHO ve Birleşmiş Milletler Afet Risk Azaltma Ofisi’nin (UNDRR) raporları, afetlerin ve ihmallerin psikolojik etkilerinin sadece bireylerle sınırlı kalmayıp, tüm topluma yayıldığını göstermektedir (WHO, 2023). 3. Stres Yönetimi Stratejileri
Afet sonrası psikolojik travmaların etkisini azaltmak için bireylerin ve toplulukların kullanabileceği çeşitli başa çıkma stratejileri bulunmaktadır:
3.1. Psikolojik Destek Programları
• Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Bireyin travmaya verdiği duygusal tepkileri yönetmesine yardımcı olan kanıta dayalı bir terapi yöntemidir (American Psychological Association, 2022).
• Grup Terapileri ve Topluluk Destek Programları: Travmaya maruz kalan bireylerin destekleyici topluluklarla bir araya gelmesi, iyileşme sürecini hızlandırabilir.
• Olumlu Sosyal Çevre ile Zaman Geçirmek: Güçlü sosyal bağlara sahip olmak, bireyin stresle başa çıkma yeteneğini artırır. Araştırmalar, travma sonrası iyileşme sürecinde sevdiklerinizle vakit geçirmenin, güven duygusunu pekiştirdiğini ve anksiyete seviyelerini düşürdüğünü göstermektedir (Harvard Medical School, 2023). Sosyal destek mekanizmalarına dahil olmak, bireylerin yalnızlık hissini azaltarak ruh sağlığını güçlendirmesine katkı sağlayabilir.
3.2. Fiziksel Aktivite ve Meditasyon
• Egzersiz, stres hormonlarını azaltarak bireyin psikolojik dayanıklılığını artırabilir
• Yoga ve Meditasyon, sinir sistemini yatıştırarak bireylerin stresle daha iyi başa çıkmasını sağlar
3.3. Bilgilendirme ve Afet Bilinci Artırma
• Afet hazırlık eğitimi, bireylerin gelecekteki olaylar karşısında daha hazırlıklı olmasını sağlar.
• Kriz iletişimi, afet sonrası bilgi kirliliğini önleyerek psikolojik yükü azaltabilir. 4. Toplum ve Devlet Düzeyinde Alınabilecek Önlemler
Bireysel stres yönetimi teknikleri kadar, hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının da afet sonrası psikolojik destek sağlaması büyük önem taşır:
• Afet sonrası ruh sağlığı merkezlerinin kurulması: Uzman psikologlar ve terapistler aracılığıyla topluma destek sağlanmalıdır
• Afet risk yönetimi politikalarının güçlendirilmesi: Yıkıcı afetlerin önlenebilir zararlarını minimize etmek için daha sıkı denetimler yapılmalıdır.
• Dayanışma ve sosyal destek mekanizmaları oluşturulması: Toplum içindeki dayanışma ve gönüllü destek grupları, travma sonrası iyileşmeyi hızlandırabilir. Stres, bireylerin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen bir durumdur. Ancak, doğal afetler ve önlenebilir ihmaller sonucu yaşanan kayıplar, bireylerde derin psikolojik yaralar açabilir. Bu nedenle, bireylerin stres yönetimi konusunda bilinçlenmesi kadar, hükümetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının da gerekli önlemleri alarak afet sonrası psikolojik destek sağlaması hayati önem taşımaktadır. Bilinçli bireyler ve güçlü toplumsal destek sistemleri sayesinde, travmatik stresin etkileri en aza indirilebilir ve daha dirençli toplumlar inşa edilebilir. Dileğim, kötü olaylar yaşanmadan önce vicdanın ve ahlakın ön planda olması, işlerin doğruluk ve iyilikle yürütülmesi. Ayrıca, ülkemizde hukukun caydırıcı cezalarla adaleti sağlaması ve toplumda sorumluluk bilincinin güçlenmesi. Unutmayalım, gerçek adalet sadece ceza ile değil, ahlak, vicdan ve sorumluluk bilinciyle sağlanır!
Comments